Toplum-birey karşıtlığı üzerine geliştirilen ve bu iki uç noktaya gitmeden orta yolcu bir çizgide durmayı başarmak isteyenlerin ortaya koydukları iktisadî politikalar sorunların çözümünde siyasi ideolojiden hiç de uzak olmadıklarını daha da kesin ifadelerle söylemek gerekirse temel aldıkları siyasal ideolojilerinin ekonomik sorunlara getirilecek çözümlemeler üzerinde baskın karakter taşıdığı izlenimini yaratıyor.
Dolayısıyla ortaya çıkan ve kendini hissettiren ekonomik sorunların çözümüne ilişkin olarak sunulan reçetelerin ve geliştirilen ekonomik modellerin de bu gelişmeden yani mevcut ekonomik sorunu siyasî ideolojilerin temel felsefesine dayanarak ele alış çizgisinden bağımsız bir biçimde ortaya konduğunu iddia etmek de hatalı bir ifadelendirme sayılmaz.