Ey dostum! Ey Ebu Muhammed!..
Selam Allah'ın salih kullarının ve senin üzerine olsun rahmet ve bereketiyle rızasıyla..
Bilin ki ben size Rabbimin izniyle nasihat ediciyim.
Ey Kardeşim!.. Bil ki bu risale Allah'ın sana yönelik en büyük lütuflarından
en değerli hediyelerinden biridir.
Sakın ey kardeşim! "ey bu risaleyi yazan! Benim makamımı ve benim kim olduğumu bilemedin" diyerek nefsini perdeleme. Çünkü bu sözlerle seni kastetmedim.
Aksine hakikatlerin gerektirdiği gibi konuştum.
Ki hakikatler bunları tam anlamıyla kuşatıp sınırlandırmış eksiksiz bir şekilde güvenilecek tarzda açığa çıkarmıştır. Bu sınırlandırmanın içine girmeyen hiçbir Rasul hiçbir Nebi ve hiçbir Veli yoktur.
Ey bu risaleyi okuyan kimse!
Bu topluluklardan bu tabakalardan birine mensup olman kaçınılmazdır.
İstediğin gruptan olduğunu iddia et. Sana bu hak verilmiştir.
Eğer sadece meleklik iddiasında bulunursan veya Risalet yahut Nübuvvet ya da herhangi bir şey iddiasında bulunursan hakikatler seni zorlayacak kulluğa döndürecektir.
Eğer korunursan asıl zeminine döneceksin.
Şayet şeref ve yücelik gözüyle baktıysan bu durumda şükrü eda etmek için alabildiğine kararlı çalışmak ve cehd etmek gerekir.
Muhyiddin İbn Arabi