Avrupa'daki "vatansızlar" "topraksızlar" ve "unutulmuşlar" olarak tanımlanan Çingeneler anavatanları Kuzey-Batı Hindistan'ı 9. ve 10. yüzyılda terk ederek çeşitli boylar halinde Batıya göç etmişlerdir.
Çingeneler Avrupa'nın çeşitli ülkelerine 15. yüzyılda gelmişlerdir. Bunlar yerleşmiş oldukları ülkelerde gelenek ve göreneklerini sürdürmüş; mesleklerini sanatlarını müziklerini ve kültürel varlıklarını korumuş; her türlü baskı sindirmeye karşın yaşayış biçimlerini günümüze kadar devam ettirmiştir.
Macar bilim adamlarının 1763 tarihinde ortaya koydukları kanıtlara göre Avrupa'da yaşayan Çingeneler Kuzey-Batı Hindistan kökenlidir. Bunların önemli bir kesimi günümüzde güncel yaşamda eski Hint lehçesi olan "Romani" dilini konuşmakta ve kullanmaktadır. Bunlar arasında "Romlar" dünyadaki Çingene nüfusun % 90'ını oluşturmaktadır. Diğer gruplardan "Sintiler" ve "Manuşlar" Germenofon (Almanca konuşulan) ülkelerde "Gitanlar" ise genellikle İspanya ve Portekiz gibi ülkelerde "yerleşik" ya da "göçebe" olarak yaşamlarını sürdürmektedir