Pontos Axeinos: Kara ya da kasvetli deniz... Karadeniz'in en eski Yunanca adı böyle. Çeşitli dillerdeki adları da anlam olarak aynı... Yunanca Maure Thalassa Bulgarca ve Rusça Çerno More Romence Marea Neagra Ukraynaca Çorne More Gürcüce Şavi Zğva. Asırlar boyu denizciler fırtınalı sularına açılmaktan korktukları belki de derin sularının karanlığı yüzünden bu adlar verilmiş. Charles King çeşitli dillerdeki kaynaklardan yararlanarak hazırladığı bu eserde bizlere Karadeniz'i bütün yönleriyle anlatıyor. 18-20 bin yıl önce jeologların Neoeuxine göl olarak adlandırdıkları bir formasyon olan coğrafyacı Strabo'ya göre ona dökülen ırmaklar yüzünden taşan bu denizin nasıl oluştuğunu bölgenin coğrafyasını ve eko sistemlerini inceledikten sonra bizi önce MÖ 700'e götürüyor. Eski Yunan kolonileri döneminin öykülerini efsanelerle iç içe anlatıyor. Yunan halk dilinin dokusunu oluşturan efsanelerin çoğu Karadeniz'de geçiyordu. Kafkaslardaki Akalar'ın ataları Agamemnon'un ordusu Troya Savaşından dönerken yolunu kaybedenler miydi? Strabon MÖ ı. Yüzyılda Sinop için "dünyanın bu kesiminde en kayda değer kenttir" diyordu. King Karadeniz kabilelerinin Roma imparatorlarını nasıl uğraştırdığını bu arada Pontus kralı Mitradates'e pek çok öyküyü anlatıyor. Karadeniz'de İtalyan ticaret kolonilerinin yoğun faaliyetlerini bir Karadeniz limanı olan Yafa'da başlayan vebanın ticari gemilerle yayılıp nasıl tüm Avrupa'yı kasıp kavurduğunu Moğolların Asya ticaretini güvenli hale getirerek Karadeniz üzerinde nasıl olumlu bir etki yarattıklarını Trabzon merkezli Pontus İmparatorluğu'nun çevresindeki Türk beylikleriyle ilişkilerini öğreniyoruz. Daha sonra Karadeniz'in bir "Türk Denizi" olduğu 1500-1700 yıllarına götürüyor bizi kitap. Ancak bu tarihten sonra Karadeniz'de güçlü bir donanma bulunduran Rusların rekabeti denize bu vasfını kaybettiriyor. Yazar uzun bir tarihsel yolculuktan sonra bizi günümüze Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü'ne kadar getiriyor. Charles King Georgetown Üniversitesi öğretim üyesi.