"M.N.'nin yaptığı evlenme teklifini Lou Salomé'nin
kabul ettiğini varsayalım (tabii mümkün değildi
M.N. de biliyordu bunu ama varsayalım ki evlendiler). Venedik'te birkaç tutkulu sevişmenin ardından Almanya'ya dönüyorlar. İlk anlaşmazlıklar yolculuk esnasında hatta cicim ayının son günlerinde başlıyor. M.N. Paris'e gitmek ister ama Lou geleneksel balayı günlerini tercih etmiştir. Gondolla dolaşmayı arzulamaktadır. Tuhaf şeydir gerçekten; bu ateşli zeki daha doğrusu dâhi genç ve güzel hatun birkaç hafta içinde kötü mizaçlı bir kadına dönüşür. İçeri kapanır surat asar; oysa M.N. sevinç içindedir gezip tozmak ister. Kadın onun bu halini gördükçe insanların acısına aldırış etmediğini söyler sitem eder. M.N. yolculuk yaparken kadının gözlerindeki hafif pırıltıyı fark etmiştir. Özellikle yolda sorun çıktığı ya da bavullarda sıkıntı yaşandığında bu pırıltı belirmektedir. Filozof meşgulken bunalmışken ya da sadece hastalandığında bu kötücül hafif pırıltı daha da yoğunlaşır. Hiç kuşku yok onun canı sıkıldıkça kadın haz duymakta acı gerçeği yokluğu insanlığın kara yazgısını kafasına kakmaktadır.