Bizim medeniyetimizde "başarı"ya fazla vurgu yapılmamıştır. Bunun yerine toplum
içinde "iyi ve faydalı insan"olabilme üzerinde durulmuş ve bu tip üretilmeye çalışılmıştır. Ve bu "iyi ve faydalı tip"e de genel anlamda insan-ı kâmil (olgun insan) adı verilmiştir. İnsanın eşref-i mahlûkat oluşu yani "yaratılmışlar içindeki en şerefli varlık" olma makamı vurgulanmıştır. Ama insanın bu tanımları nasıl hangi yönleri ve vasıflarıyla hak ettiği üzerinde fazlaca durulmamıştır.
Bu çalışma bir anlamda bu kavramın içeriğini bugünün değerleri ve verileri ile yeniden doldurma çabasıdır.
Bizim medeniyetimizin ürettiği bir kavram olan "insan-ı kamil" tarifini doğrudan Peygamber'in "İnsanların en hayırlısı insanlara en çok faydası olandır" (Hıyaru'n-nas men yenfau'n-nas) hâdisinden alır. Asıl başarı da budur. Yani kendisini kurtarmış istediği yeterliliğe ulaşmış ama bundan dolayı çevresine zarar vermek şöyle dursun; o nimetleri çevresiyle de paylaşma olgunluğuna sahiptir bu tip insanlar.
Bu kitapta sık sık vurgu yaptığımız başarı daha çok böyle bir insan modelini tarif ediyor.
Bu kitabı okurken kişisel gelişim kitaplarına yeni bir bakış açınız