Müslümanların; batı hayranlığı ve ezilmişlik psikolojisi altında kimliklerini yitirmeye başladıkları ve benliklerinin derinliklerinde hevaya yenilip "halis Din"den uzaklaştıkları inkâr edilemez acı bir gerçek olarak yürekleri burkmaktadır.
İslam sekülerleştirilmekte ve Müslümanlar batılı laik sistemlerin yönlendirmesiyle; Kur'an'ın ve Sünnet'in getirdiği akideden ve izzetten uzaklaşmaktalar.
Modernizm'in ve liberalizm'in hiçleştirme projelerinde figüran konumuna düşürülen Müslümanlar bilerek veya bilmeyerek "Yeniden Tanzimat" ruhunu canlandırmada tehlikeli bir rol üstelenmeye ikna edilmekteler.
Müslümanların Kur'an'ın ahlakından uzaklaşıp İslam'ı "kültürel bir gösterişçilik" ve "Millî bir din" haline getirişlerini ve İslamî değerleri saptırmalarını tartışan bu kitap geleceğin umut kırıcı karanlığına karşı; bir "iman muhalefeti"nin yeniden "ikame" çığlığı olma niteliğini taşıyor ve Batılı değer ve yasaların İslam'ı yıkıcı kuşatmasına dikkat çekiyor.