Dizinin bu ikinci kitabında Anastasya ilk kitapta ortaya koyduğu evrensel kavramları ve yaklaşımları daha etraflıca ele alırken okuru uzay zaman ruh gibi geniş alanlarda maceralı bir yolculuğa çıkarıyor. Okuru kâh Sibirya'nın tayga ormanlarındaki cennet gibi köşelere kâh Rusya'nın büyük kentlerindeki kaba gerçeklerine; kâh atalarımızın gizemli geçmişine kâh insanlığın parlak geleceğine doğru götürürken yeni bir yaşam anlayışını da ortaya koyuyor. Bu anlayışın temeli ise bir Sevgi Evreni yaratmak... "Fiziksel hastalıkların başlıca birkaç sebebi vardır: Zararlı duygular yapay rejimler yanlış beslenme kısa ya da uzun vadeli hedef eksikliği ve kendi özünü misyonunu yanlış anlama. Olumlu duygular çeşitli bitkiler özünü ve misyonunu yeniden değerlendirmek bedenin hastalıklara karşı koymasına yardımcı olurken fiziksel durumu olduğu kadar ruhsal durumu da değiştirir... "İnsanın sizin dünyanızın şartlarında yitirdiği bitkilerle bağını olabildiğince geri getirmek gerek bunu daha önce de söylemiştim. Bu bitkilerle kişisel ve doğrudan ilişki kurmakla geri kalan her şey kolaylıkla anlamlandırılır. "Sevgi ışığı da yakınlarının hastalıklarının çoğunu iyileştirebilir hatta onların etrafında bir Sevgi Evreni yaratarak ömürlerini de uzatabilir. "Kendi içinde olumlu duygular uyandırabilen insan onların yardımıyla ağrısını dindirip bedenini iyileştirebilir hatta zehre bile karşı koyabilir."