Salaheddin Haçlı ülkelerine ağır zararlar verdiği halde Avrupa tarihine mert bir düşman örneği olarak geçmişti. Avrupalı çağdaşlarına göre Salaheddin tam bir şövalye ve bazıları için de gizli bir Hıristiyan'dı. Aydınlanma Çağında ise hoşgörü ideallerinin savunucusu olarak görülmüştü. Voltaire Salaheddin'in ölümü üzerine şöyle yazmıştı: "Vasiyetinde zekâtın fakirler arasında Müslüman Yahudi ve Hıristiyan olmaları gözetilmeden eşit olarak dağıtılmasını istediği söyleniyor. Bu kararı ile bütün insanların kardeş olduğunu ve onlara yardım etmek için neye inandıklarına değil hangi sıkıntıları çektiklerini sormak gerektiğini anlatmak istemiştir. Bizim Hıristiyan prenslerin pek azı böyle bir büyüklüğe sahip olmuştur ve Avrupa'da hiç kıtlığı çekilmeyen tarih yazarlarından pek azı ona hakkını vermiştir." Salaheddin Eyyubi Kahire'de Fatımi Halifeliğini yıkıp Suriye'de Nureddin'in mirasını ele geçirmiş 1187'de Kudüs'ün geri almayı Üçüncü Haçlı Seferine karşı savaşta da bu kenti savunmayı başarmıştı. İlk modern Salaheddin biyografisi 1872'de Genç Osmanlılardan Namık Kemal tarafından yazıldı. Yazar 1812-1822 yıllarında Fransız Joseph François Michaud'nun yayınlamış olduğu yedi ciltlik Histoire des croisades'a (Haçlı Seferlerinin Tarihi) bir Müslüman yanıtı vermek istemişti. Tarihçi Hannes Mönring Almanya'da Bayreuth Üniversitesi'nde öğretim üyesi.