Bediüzzaman mesleğini sağlam temeller üzerine oturtmuştur.
Çizdiği yol hakîmanedir ve fıtrata uygundur.
İnsana en lâzım olandan başlamış beşeri "tevhid"e çağırmıştır.
Müntesiplerini fikrî kalbî ve ruhî bir istihaleden geçirerek tefekkürün engin ufkunda gezdirmiş müstakim ve kâmil bir cemaat tesis etmiştir.
Dâvetini hikmetle yapmiş yumuşak söz ve tatlı dille mesajını sürdürmüştür.
Kaba sert tutarsız kırıcı ve yıkıcı bir üslûba asla iltifat etmemiştir.
Dâvâsını sabır ve çile içerisinde celadetle yılmadan ve yıkılmadan müsbet hareket ile yürütmüştür.
Kenetleşmiş samimi hâlis bir fedakârlar ordusu tesis etmiş küfrün şahs-ı mânevisi karşısında nurlu ve metin bir şahs-ı mânevi oluşturmuştur.
Geleceğe ümitle bakmış ye'se düşmemiştir.
Konuştuğunu yaşamış yaşadığını konuşmuştur.
Yaşayan bir hakikat olarak gönüllerde taht kurmuştur.
Mesleğinde meşrebinde tarz ve üslûbunda insanı esas almış ona ulaşmanın yollarını çizmiş onun inşa ve ikmaline büyük önem vermiştir.