Arap dünyasının önde gelen bazı entellektüelleri 1916 ilkbaharında Beyrut'ta ve Şam'da kurulan darağaçlarında can verdiler. İdam kararları İttihad ve Terakki Partisi'nin güçlü isimlerinden olan Bahriye Nâzırı ve Dördüncü Ordu Kumandanı Cemal Paşa'nın Lübnan'ın Âliye kasabasında kurduğu askerî mahkeme tarafından verilmişti.
İdam edilenlerin suçları bağlı oldukları devlete yani Osmanlı İmparatorluğu'na başkaldırmak bağımsızlık maksadıyla bazı Avrupa ülkeleriyle özellikle de Fransa ile gizli temaslarda bulunmaktı. Askerî mahkeme bu temasları "vatana ihanet" kabul etmiş ve 34'ü vicahi 54'ü de gıyabi olmak üzere 88 kişinin idamına karar vermiş çok sayıda kişiyi de hapis ve sürgünle cezalandırmıştı.
Cemal Paşa'nın kurduğu askerî mahkemede verilen kararlar Türk-Arap ilişkilerinde zamanla derin bir düşmanlığa kadar gidecek bir kırılma yaratmasının yanısıra modern Arap tarihinin de çok önemli bir dönüm noktası oldu.
Türk Arap ve Ortadoğu tarihi açısından son derece önem taşıyan Âliye Divan-ı harbi kararları bürokrat ve yazar Cahit Kayra tarafından bu kitapla ilk kez tam metin olarak günümüz Türkçesine aktarılmış bulunuyor.