Kemal Burkay'dan naif bir gençlik romanı: Çiçekler ve Zincirler...
Yazar bir otel odasında "Ahmet"in günlüklerini bulur. Hemen başından sonuna soluksuz okur. Bu kişinin öyküsü şaşırtıcıdır. Otel kayıtlarında arar pek çok Ahmet'in içinde hangisi olduğunuz bilemez. Günlüğün bir yerinde şöyle yazmaktadır: "Bu defterin bir okuyucusu olacak mı ki?"
"İlk okuyucusu ben oldum " diyor yazar "Sonra da siz hepiniz... Onu birşey değiştirmeksizin ve katmaksızın yayımlıyorum. Adını ben koydum:
Çiçekler ve Zincirler... Okuyun onun hikayesini o bizden biri. Her birimizden ayrı ve her birimize benzeyen... Onu tanıyacaksınız."
"Kimsenin yapamadığı kadar güzel resimler yapmak isteyen" Ahmet'in 1962 yılı Haziran sonlarından Kasım başına kader Erzurum'da tuttuğu günlüklerden: bir Anadolu kentinde genç bir insanın resim tutkusunun arkadaşlık dostluk ve sevda duygularının test edilişini okuyacaksınız.