Sığındığım bu kaçıncı kapı
Bir avuç anahtarın pas tadı ağzımıza kurulan
Bir tokat yüzümüze atılan
Koru beni
Akşamüstü
Boynumdan akan zaman
Esirgeyen kapıların adıyla çağır beni
Tutuştuğum nice yangından arta kalan
Tutsaklığım bu
Benim olmayan kapıları ululayan
Zaman zaman geçsem de düş kapılarından
Bir marangozun ellerinde can verir zaman