Çağdaş Macar edebiyatının en önemli adlarından biri olan Imre Kertesz ilk kez Türkçede. Yazıldığında Macaristan Devlet Bakanlığı'nın basmayı reddettiği Kadersizlik daha sonra Almancaya çevrilip basılınca okurlar ve eleştirmenlerin büyük ilgisiyle karşılanmıştı. Kadersizlik on altı yaşındaki Yahudi asıllı bir Macar gencinin babasını çalışma kampına yolcu etmesiyle başlar. Bir süre sonra çalıştığı yere giderken arkadaşlarıyla birlikte o da yolda polisçe yakalanıp Auschwitz toplama kampına giden bir trene bindirilir. O andan başlayarak gencin ağzından gördüğü duyduğu tattığı dokunduğu her şey tüm ayrıntıları ve canlılığıyla dile getirilir. Genç hiçbir yorum hiçbir değerlendirme yapmadan hiç abartıya kaçmadan karamsarlığa kapılmadan tanık olduğu her şeyi ince bir mizahla anlatır. 'Oradaki bacalarda bile dumanların kesildiği anlarda mutluluğa benzeyen bir şeyler vardı. Belki de asıl bu deneyim benim için unutulmuş kalacak ama herkesin öğrenmek istediği yalnızca kötü olan yalnızca 'dehşet'. Evet bir daha soracak olurlarsa onlara bunu toplama kampındaki bu mutluluğu anlatmalıyım. Soracak olurlarsa. Kendim bile unutmuş olmazsam.' Kendisi de toplama kampında kalmış olan Imre Kertesz'in bu çarpıcı romanı otobiyografik özellikler taşıyor.