Bu kitapta yer alan yazıların çoğu (neo-)liberalizm ile (neo-)muhafazakârlığın seküler referanslı siyasalar ile dinsel referanslı olanların konu kadın(lar) oldu mu meş'um "Kutsal İttifak"lardan kaçınmadıkları üzerine odaklanıyor. Ve bunun eril daha doğru deyişle ataerkil bir "zihniyetler dünyası" ile ilintili olduğunu sergilemeye çalışıyorlar. Her zaman "eril" olarak tasarlanan iktidar karşısında "güçsüzlerin iktidarsızların madûnların ezilenlerin" yerine ilişkin olan ortak ve eril bir "zihniyet"in izdüşümleri...
Bu "kıskaç"tan çıkabilmek "başka yeni eşitlikçi-özgürlükçü bir dünya"nın mümkün olduğunu tahayyül edebilmeyi gerektiriyor öncelikle. İki ayağı üzerinde dikilerek "Ben Kadınım!" diye haykırmayı gerektiriyor: "Sırtıma yüklediğiniz bütün kutsal ve tiksinti verici atıflardan gizemselleştirmelerden bağımsız düşünen eyleyen emeğinin bedeninin yazgısının sahibi İnsan-Kadın'ım!"
Bu yazıların her biri kadınların emekçilerin özgürleşme mücadelesinden ayrı düşünülemeyecek- özgürlük kavgasının soru(n)ları üzerinde yüksek sesli düşünceleri dile getiriyor... Kendilerine dayatılan "sınırları" zorladıklarına hayranlıkla tanık olduğumuz Kürt-Türk Alevî-Sünni-Ateist öğrenci-işçi-memur-serbest meslek sahibi-işsiz genç kadınlar kuşağı için esin kaynağı olurlarsa yazarları kendilerini mutlu sayacak...