Frank McCourt'un çocukluğunu anlatan Angela'nın Külleri dünyanın her yerinde büyük bir okuyucu kitlesi tarafından okundu ve çok sevildi. Büyük bir yoksulluğu anlattığı halde McCourt'un kalemindeki sevecenlik ve ince mizah satırların arasından sızan umutla birleşince ortaya bir kurtuluş bir başarı öyküsü çıkmıştı. Kitap birçok ödül aldı (Pulitzer Ödülü - Ulusal Kitap Kriterleri Çevresi Ödülü - Los Angeles Times Kitap Ödülü). Pek çok dilde defalarca basıldı.
Umuda Doğru işte bu öykünün devamı; Frankie'nin yoksul bir göçmenden pırıl pırıl bir öğretmene ve mükemmel bir yazara dönüştüğü Amerika serüvenini anlatıyor.
Frank büyük çabalardan sonra on dokuz yaşında New York'a gelmeyi başarır. Gemide tanıştığı bir papaz ona Biltmore Oteli'nde bir iş bulur. Otelde çalışırken bu ''sınıfsız'' ülkedeki çarpıcı sınıflandırmayla tanışacaktır.
Umuda doğru Frank McCourt'un Amerika'da yaşadıklarını olağanüstü insancıl bir mizaha sararak büyüleyici bir dille anlattığı bir öykü.
Kitap "Angela'nın Külleri"'nin devamı niteliğindedir.