"İslam akidesini öğrenmek ve insanları ona davet etmek vaciplerin en kuvvetlisi ve önemli işlerin en büyüğüdür. Çünkü amellerin kabul edilmesi akidenin sıhhatine bağlıdır. Dünyada ve ahirette mutluluk ancak islam akidesine sımsıkı sarılmakla ve ona aykırılık gösteren ya da onu zayıflatan veyahut da kemaliniz edeleyen şeylarden uzaklaşmakla mümkün olabilir.
Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat akidesiyle temsil edilen İslam akidesi Allah'ın kulları için seçip razı olduğu doğru akidedir. O peygamberlerin rasullerin kıyamete kadar onların yolunda giden davetçilerin ve ıslah edicilerin yoludur.
İslam akidesinin alametlerinin gösterilmesi güzelliklerinin yayılması onun ve ehlinin özelliklerinin tanıtılması yayında aşırı gidenlerin tahrifi ve batıla dalanların eğip bükmeleri gibi ona bulaştırılmaya çalışılan şeyler karşısında durmak bu akideye çağrının bir çeşididir. Böylelikle doğru yol açıkça belli olduktan sonra hüccet delil ve hedef ortaya çıkar."
Muhammed b. İbrahim el-Hamed