Bir görüntü sağanağı altındaki tarihin giderek görselleşmesi ve kentlerin çizgiselleşmesi arasındaki ilişki görme biçimleri tükenen sinemanın sıradanlaşmaktan kurtulmak için bilimsel animasyon kurgu ve belgesele yönelerek fotoğrafik gerçekliği dolayısıyla gerçekliği parçalaması ile benzer bir ilişkinin aynı kodlarını taşımaktadır.Bu kodlar ikonografinin ötesimi?
Hiç şüphesiz görsel bir devrimin içindeyiz.
Her şey kendisin görselleştirip kopyalamak suretiyle kadim resim sanatı ve onu ikonasının ebediliğinden pay almaya çalışan bir düşünceyle kalıcı kılmak istemesi kamerayı tarihinin karşısına getirip onu tarihçinin kaleminin yerini alma eyleminin içine itmiştir.Bu yüzyılın sonunda tarihçiler devletlerin ulusal arşivlerinde değil belki daha çok televizyon gibi haber merkezlerinin arşivleri ve fotoğraf bankalarında görülmeye başlayınca sanatın tarihi temsil gücü bütünüyle ortadan kalkıp sanat ve tarihin üretildiği ortak şartların kesin biçimde birbirlerinden ayrıldığı bugün ve gelecekte "sanat tarihi" deyiminin sadece uzak kadim sanatlara ait bir tanım olacağı artık bir varsayım değildir.