Haremden saltanata giden tehlikeli yolda yürüyen bir kadın.
Hürrem tarihi gerçekler ve kimi gerçek karakterler kullanılarak kurgulanan bir roman ve yazarımız Demet Altınyeleklioğlu kendi hayalgücünün ürettiği müthiş bir Hürrem hikayesi anlatırken 16. Yüzyılın saray atmosferine kokusuna rengine dokusuna ve duygusal haritasına da yeniden hayat veriyor 16. yüzyılın özellikle ilk yarısına hiç kuşkusuz
Osmanlı Hakanı Kanuni Sultan Süleyman İngiltere Kralı Sekizinci Henry ve Kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken damgasını vurmuştu. Bu hükümdarların iktidar mücadesi ve savaşları kadar aşkları da tarihin seyrini değiştirdi. Sultan Süleyman ve güzel cariyesi Hürrem Sekizinci Henry'nin başını kestirerek öldürdüğü iki kraliçesinden biri olan Anne Boleyn ve Şarlken'in Avrupa'yı din savaşlarına sürüklemesinde
başrolü oynayan karısı Isabella...
Birbirini tanımayan bu üç güzel kadının hemen hemen aynı yıllarda iktidar mücadelesi verdiği üç saray romanlara filmlere TV dizilerine ilham veren büyük aşklara inanılmaz entrikalara komplolara kanlı cinayetlere sahne oldu.
Fakat bu öykülerin hiçbiri; haremle dünyanın en kudretli hükümdarı
Sultan Süleyman arasındaki tehlikeli yolda yürüyen
Hürrem'in macerası kadar masalsı değildi.