Doğan Erdem İda'nın Merhameti'yle bizi iktidar sahibi bir genel yayın yönetmeni gazeteciyle birlikte Kaz Dağları'na Yavuz Sultan Selim'in küpesinin peşinden götürüyor.
Bir yandan Kaz Dağları'nda birbirinden farklı amaçlarla bir araya gelmiş altı kişi düğümlerin çözüldüğü gizlerin açığa çıktığı bir düzlemde tutkularının saplantılarının esiri olarak kendi yazgılarına sürükleniyorlar. Öte yandan Tebriz'in alınmasıyla başlayan romanın tarihi bölümlerinde Yavuz Sultan Selim'in nedimi Hasan Can bize kendi iç dünyasının kapılarını aralarken padişahın ve onun yakın korumaları olan Solaklar'ın tarihe yön veren yaşamlarından da çarpıcı kesitler sunuyor.
Ve böylece tarihteki boşluklar edebiyat sanatı için mükemmel bir yaşam alanı oluşturuyor. İda'nın Merhameti'ne yön veren hikayeler söylenceler anılar ve izler bu boşlukta sürülecek bir yaşamın kusursuz konuklarına dönüşüyorlar. Doğan Erdem de tarihin ve yaşamın içinden çıkıp gelen konuklarını ağırlarken yazılı tarih ile tarihsel gerçekler ilk kez yüzleşme şansı buluyor.
Çağını ve geçmişi bütün yönleriyle kucaklayan ve felsefi bir derinliği barındıran İda'nın Merhameti roman tarihimizin önemli duraklarından birini oluşturuyor.
Gerçeklerle yalanların hayatla ölümün edebiyatla tarihin arasında düş köprüleri kurulan bu yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?