İnsanlığın ilerlemesini veya gerilemesini belirleyen faktörlerin büyük ölçüde kuvvet merkezlerini ellerinde tutan ve toplumu yöneten kişilerin kafa yapılarına bağlı olduğu bir gerçektir. İnsanlığın kendisini yönetenlerin gösterdiği yolda gitmek istemeyerek direnmesi neredeyse mümkün değildir. Keşke bütün bu liderler kuvvet kaynaklarını ellerinde tutmayı onu istedikleri gibi kullanmayı insanların davranışlarını ve kafalarını yontup şekillendirmeyi sadece hakikat aşkı için yapsaydılar. Çünkü onlar kişileri olduğu kadar sosyal sistemleri ve ahlaki değerleri de etkileme gücüne sahiptirler.