Yunus'un şiirleri bir mübarek ağızdan dökülen inciler gibidir. Böyle inciler büyük yüreklerde yetişir. O hem "hal" sahibidir hem de "kaal" sahibi... Onun halinden edebiyat tarihçileri değil insan sarrafları Allah dostları anlar. Onun halleri Hak katında mertebe sahibi olanlar içindir. Bütün yaratılanlara ibret ve hikmet gözüyle bakanlar içindir.Biz bu hakikat yolunun yolcusu ile hemhal olmayı bir ibadet saydık. Ona nazar ettiğimizde Mevlânâ Celâleddin Muhamed'i Bektaş Veli'yi Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî'yi gördük. Hepsi tebessümle birbirini göstermekte hepsi de Yunus'u göstermekte idiler. "Kalp gözüyle onu gör bizi de anlarsın" der gibiydiler. "Onun hamurunda bizim mayamız var" der gibiydiler. Onun hamurunun nasıl mayalandığını ve nasıl yoğurulduğunu görebilmek için zaman tünelinde gerilere doğru gidip çevremize ibret gözüyle baktık.