Gelişmelerin burjuvazinin çıkarlarına yontulmuş ideolojik ifadelerine karşı koymak ne denli zorunluysa gerçekliğin güncel ayrıntılarını yok saymanın da o denli yanlış olduğu çok açık. Evet kapitalizmin giderek daha fazla evrenselleşmesi anlamında küreselleşme günümüzün hakikati. Ve küreselleşme ideolojisiyle mücadeleyi küreselleşme gerçeğinin inkarına dayandırmak da beyhude bir çaba. Ama öt e yandan küreselleşmeyi zaman içinde yol alan bir eğilim değil de mutlak bir durum olarak düşünüp muhakeme yürütenler de fena halde yanılmaktadırlar.
Kapitalizm altında yaşanan değişimin görülmesi ona fazladan olumlu anlamlar yüklenmesini gerektirmiyor. Bu üretim tarzı tarihinin hiçbir döneminde sınıflar üstü bir refah olanağı yaratmadı. Ne var ki kapitalizmin küreselleşmesi dünya ülkeleri arasındaki gelişme farklarını ortadan kaldıracak ve daha eşitlikçi bir paylaşımı mümkün kılacak bir gidişat olarak sunuluyor. Oysa kapitalizm temelinde gerçekleşen küreselleşme iddia edildiğinin tam tersine dünya üzerinde milyonlarca insan için yaşama dair sorunların daha da büyüyüp keskinleşmesi anlamına geliyor.