90'lı yıllara kadar nice sporcuyu "halk kahramanı" olarak bağrımıza bastık. Kimini yasak aşklarıyla kimini içkisiyle kimini kumar tutkusuyla kimini silahlarıyla kimini transfer çalımlarıyla...
Sonra o geldi... Önceleri "çok gol kaçırıyor" diye eleştirildi; sonra çocuksu şakalarıyla evliliğiyle ve ennihayet dini inançlarıyla... El birliğiyle bir efsane adayından bir sünepe yaratmaya çalışıyorduk sanki... Ama o pes etmeyecek; dünya tarihine ülkesinin en büyük zaferlerinin başrol oyuncusu olarak geçecekti. Ve yarattığı ekolgeleceğin skorunu değiştirecekti...
Hakan Şükür attığı gollerlekaderin ördüğü bütün ağları delip geçti...
Hem de sadece kendi kaderinin ağlarını değil hepimizinkini...
Ama kader de ağ biter mi?
İşte Türkiye'nin en tartışmalı ve en tartışılmaz başarı öyküsü...