Küçük yaşta amerika'ya göç eden emma goldman kısa sürede bu ülkede geçerli çalışma koşullarına tanıklık etmiş ve haymarket olayindan dolayi asılan anarşistlerden yürekten etkilendiği ömrünün geri kalan kısmını bu koşulların kökten değiştirilmesi doğrultusunda mücadele etmeye adamıştır. Emma goldman her zaman için zamanindan bir adim önde ilerleyen bir militan olmasını bilmiş ve kendi dönemi için skandal sayılan aşk hayatıyla da bütün tabuları sarsmıştır. Emma'nin mücadele ile aşki birleştiren şu ünlü sözü bir bakıma hayatının da özetidir: "dans etmeyeceğim bir devrim benim devrimim değildir."