Kitabın başlığı okuyucunun şöyle düşünmesine yol açabilir: İflas etmiş bir ideoloji ile uğraşmaya neden gerek duyuyorsun o zaman?
Kitabın başlığının bu soruyu akla getirmesi doğaldır. Ne var ki bir ideolojinin düşüncenin ya da pratiğin iflas etmiş olması onun derhal ortadan kalktığı artık taraftar bulamayacağı anlamına gelmiyor. Hele Türkiye gibi bir ülkede. Bugün Türkiye solunun büyük çoğunluğu Stalinisttir ya da bu gelenekle ciddi bir hesaplaşma yaşamamıştır. Öte yandan yeni genç kuşaklar devamlı olarak radikal hareketin saflarına akmakta ve ilk gıdalarını bu Stalinist örgüt ve geleneklerden almaktadır. Stalinizmden kopmuş devrimciler ya da anarşistler ise bu ideolojiden çok uzakta oldukları hissine kapılarak ya da öyle sanarak onu ciddiye almamak ya da önemsememek gibi bir hataya düşmektedirler. Bu da cenazesi kaldırılmayan cesedin ortalığı zehirlemesine katkıda bulunan bir diğer faktördür bence.