"Tatar Ramazan geliyordu. Korkuttu bir an Çavuş'u git gide meydanda yalnız kalışı. Yoksa o birçok meseleyi yanlış mı koymuştu ve böyle yaparak yanlış neticeler mi almıştı? Kurt sürüyü bırakmış köpeğe hiç dokunmamış çobanın yanından geçmiş ağaya yani kendisine doğru geliyordu. Hani nerdeydi hökümet? Bu olur mu bu? Onu kanlı bir tehdit karşısında yalnız bırakmıştı. Şakası şukası yoktu işin. Abdurrahman Çavuş gözlerinden ateş saçan kanlı bir kurtla karşı karşıya idi."
Bir tarla sorunu nedeniyle adam öldürüp hapse giren Tatar Ramazan cezasını tamamladıktan sonra tahliye edilir. Ne var ki adam öldürmek suçundan tekrar içeri girer. Hapishanede onu zor günler beklemektedir.
Tatar Ramazan Türk öykücülüğünün en gerçekçi kahramanlarından biri olarak anılmaktadır. Mertliğin cesaretin onurun zulme başkaldırısını temsil eder. Cezaevi yaşantısı içindeki karşı konulmayan feodal yaşam biçimine tek başına isyan ettiğinde görmüştür ki arkasından insanlar gelmiştir. Tatar Ramazan insanların zihninde yarattığı yalan efsaneye ve korkuya bir isyandır.