Bu çalışma bir tanıklıktır. Burada anlatılanlar olayları yaşayanların belleğinde gün geçtikçe silikleşip yok olup gitmesin istedik. Unutulmasın diye girişilen bu çalışmanın solun bu topraklardaki macerasından belirli bir kesiti; insan gerçekliğini "devrimcinin dünyasını" pek de öne çıkarılmayan ya da "geyik" bağlamında çarpıtılan boyutlarını yansıtabileceğini fark ettiğimizde/ettirildiğinde de yayınlamaya karar verdik.
İstisnalar bir yana "sol ve espri" dendiğinde devrimciliği sulandırıp "yan çizme" eğiliminden tutun da "Muro" rezaletine kadar bir sürü kepazelik fink atıyor "piyasada".
Bunların karşısına niye kara mizah konusu olabilecek asık suratlı bir "Brejnev" karikatürüyle çıkalım ki?
Devrimcilik neden güleçliğin "mezarı" olsun?
Che ne güne duruyor?..
Firari Kahkahalar esprili güleç bir hayat için devrimcilikten imtina etmek gerekmediğini; bilakis devrimcinin hayatının en zorlu anlarında bile güleç bir iyimserliğin ışıldadığını gösteriyor. "Unutulmasın" diye alınan notlar biçiminde başlayan çalışmanın "insan içine çıkarılmasına" biraz da bu saiklerle karar verildi.
Firari Kahkahalar'da anlatılanlar yaşandıkları anda çok daha komikti ya da sarsıcıydı. Zulamızdaki yaşanmışlık kesitlerini oldukları gibi resmedebilecek bir bellek ne yazık ki -ya da ne iyi ki- mümkün değildir. Nisyan ile malul hafızamız kimi eksiklik ve fazlalıklara neden olabilir fakat olaylar ve kahramanları "ayniyle vakidir". Elinizde tutuğunuz çalışma bir öykü kitabı değil bir tanıklık ve belgedir.