Günümüzün dünyasında Demokrasi vazgeçilmez yönetim biçimi olma iddiasını sürdürmektedir. Özellikle soğuk savaşın sona ermesinden sonra liberal demokrasi küreselleşme oluşumuyla birleşerek 'evrensel' bir ideal olarak toplumlara sunulmaya başlanmıştır. Çağdaş toplumlarda demokrasinin gerçekleşmesinin birincil koşulu ise adil ve özgür seçimlerle yönetilenlerin yöneticileri belirleme hakkına sahip olmalarıdır. Bu sürecin gerçekleşmesini sağlayan yapılanmaya seçim sistemi adı verilmektedir.
Seçim sistemleri sadece seçimlerin düzenlenmesini sağlamakla kalmaz aynı zamanda uygulandıkları toplumun yapısıyla ilişkili bazı özellikleri de bünyelerinde barındırırlar. Özellikle Batı toplumlarında seçim sistemlerinin gelişimi incelemek aynı zamanda bu toplumlardaki demokrasinin gelişiminin ve toplumsal yapının bu sürece etkilerinin ipuçlarını da belirlemeyi olanaklı kılar.
Türkiye'de de aynı süreci seçim sistemleri üzerinden izlemek (elbette farklı bir açıdan) olasıdır. Ben bu çalışmamda Türkiye'de çok partili siyasal yaşama geçilmesiyle birlikte uygulanmaya başlayan seçim sistemleriyle Türkiye'nin demokrasi macerasının izlerini sürmeye çalıştım. Böyle bir çalışma aynı zamanda Türkiye ile Batı toplumları arasındaki demokrasinin gelişme sürecinde ve toplum yapılarında gözlenen farklılıkları da ortaya koymamıza yardımcı olacaktır kanaatindeyim.
EREM SARIKOCA