Şüphesiz bu dünyaya gelen her insan için ilk olarak elde etmesi gereken en önemli şey imandır. Dünya ve ahiret saadeti bu imanla ya-şayıp bu imanla ölmeye bağlıdır.
Ameller hususunda müsamaha varsa da iti-kat hususunda hiç bir yanılmanın ve eksikliğin affı yoktur.
Bundan dolayı şirkin dışındaki günahlar hakkında Allah'ın dilemesine bağlı olarak affı mağfiret sözü varsa da şirk üzere ölenin asla affedilmeyeceği Cennet yüzü görmeyip Ce-hennemden çıkamayacağı kesindir.
Öyleyse ebedi kurtuluş arayan herkesin her şeyden evvel iman konusu üzerinde durarak Allah indinde yüzünü ak edecek sağlam bir inanca sahip olması gerekir.
Ancak şu var ki her: "İnandım" diyenin imanı Allah katında muteber değildir.
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de arka-sından ümmetinin yetmiş üç fırkaya ayrılaca-ğını bunlardan yetmiş ikisinin dalalette kalıp "Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat"tan ibaret olan tek bir fırkanın kurtulacağını defaatla açıklamıştır.
İşte elinizdeki bu kitap sizlere bu Fırkay-ı Naciye (kurtulacak fırka) nın neye nasıl inan-dıklarını ve bu cemaattan olabilmek için ina-nılması gereken şartları anlayacağınız bir dilde madde madde beyan etmektedir.
Bu kitapta zikredilen hususları bilip belle-meden ve böylece inanmadan aklı zekası ve rütbesi ne olursa olsun hiç bir ferdin ahirette kurtulması mümkün değildir.
O halde Allah ve Resûlü tarafından bize sarkıtılan bu ipe sımsıkı tutunarak istenilen sağlam inanca sahip olmalı ve bu marifetlerden mahrum olan insanlara ulaşıp bu eseri acilen ulaştırmalıyız ki belki de bu sayede bir insan daha Ehl-i Sünnet inancıyla ölme nimetine mazhar olarak ebedi azaptan kurtulur.
Bu risalemizdeki ilimleri halka ulaştırmak günümüzün en önemli meselesidir.
Zira bugün insanlar neye nasıl inanacakla-rını şaşırmış bir şekilde bocalamaktadırlar. İşte bu gibi insanlara bu eseri ulaştırmak onlara ya-pılacak en büyük hayırdır.
Bu konuda daha önce bir çok kitap yazıl-mışsa da kimisi kısalığından yeterli olmamakta kimisi de dilinin ağırlığı ve uzunluğundan do-layı istifadeyi azaltmaktadır.
Ama bu kitap her kesim insana hitap edecek ve ikna edecek niteliktedir.
Allah-u Tealâ'dan niyazımız insanlara acıyarak imanla ölmelerini temin etmek için kaleme aldığımız bu risalemizi bize de acıyarak imanla çene kapamamıza vesile kılmasıdır.
Şüphesiz duaları hakkıyla işiten ve kabul eden ancak O'dur.