Ey hak yolun sâlikleri! Allah-u Teâlâ'ya hamd Resûlü'ne ve Âl-i Ashâbı'na salevâttan sonra ifade etmek istediğim husus "Kötü komşu adamı mal sahibi yapar" şeklinde dillerde dolaşan meşhur ata sözümüzde belirtildiği gibi bizi bu uzun risâleyi hazırlamaya sevk eden en büyük sebep Süleymaniye kürsüsünde evvelce vaazlar verip sonra yanlışları anlaşılarak men edilen tarîkatların münkiri bir Doçent'in Üstâdımız Hacı Mahmud Efendi -Kuddise Sırruhu-'nun huzurundaki mesnedsiz itirazlarıdır.
Şöyle ki; ismini açıklamaya lüzum hissetmeyip fikirleriyle mücadeleyi vacip kabul ettiğim bu anûd kişi muhtelif vesilelerle bizlere haberler göndererek râbıta ve tevessül gibi konularda münâzaraya davet ettiyse de biz kendisinin ilmî sahada bir kıymet-i harbiyesi olmadığını bildiğimiz için buna icâbet etmemiştik.
Fakat Üstâdımız'ın yakınlarından olan bir hocaefendinin bu kişinin iknâ edilmesi gerektiği hususundaki ısrarları üzerine Üstâdımız Hazretleri bu kişiyle tartışmayı kabul buyurdular ve kendisine yakın bir takım ulemâ çevresini de bu meclise davet ettiler.
Ben şu anda hatırlayamadığım bir sebeple gecikmiştim ki huzura geldiğimde Üstâdımız bana "Bu kişiye ilmî cevaplar verilmesi lazım sen neden geç kaldın?" diye sitemde bulundular.