AŞKIN YAZI BİTER Mİ?
AŞKSIZ YAZ GEÇER Mİ?
New York Times çoksatarı yazar Nicholas Sparks modern aşk öyküleri anlatmaktaki ustalığını bir kez daha gösteriyor. Ailesinin aldığı ani kararlar sonucu evini çevresini alışkanlıklarını değiştirmek zorunda kalan Veronica kızgın ve küskündü. Oysa bu
parçalanma ona hayatının hediyesini getirecekti. Bilmiyordu. İlk aşk. Yakalandığı bu tutku ısrarcı kararlı ve yeryüzündeki her şeyden güçlüydü. Bilmediği bir şey daha vardı... Aşk onu acının anaforuna doğru inatla sürüklüyordu.
"BÜTÜN MUTLU AİLELER BİRBİRİNE BENZER. HER MUTSUZ AİLENİN MUTSUZLUĞU İSE KENDİNE ÖZGÜDÜR."-Tolstoy
On yedi yaşındaki Veronica "Ronnie" Miller'ın hayatı ailesinin boşanması ve babasının New York'tan Kuzey Carolina Wrightsville Plajı'na taşınmasıyla altüst olmuştu. Dahası tüm bunların üzerinden üç yıl geçmişti ancak Veronica hala kızgın hala küskündü. En çok da babasına.
Bir gün annesi herkesin hoşuna gideceğini düşündüğü harika bir fikirle çıkageldi. Ronnie ve kardeşi yaz tatilini babasının yanında geçirecekti.
Ronnie'nin babası eski bir konser piyanistiydi ve gelin görün ki bu sıkıcı küçük sahil kasabasında sakin bir hayatı tercih etmişti. Tek tutkusu da kasabanın kilisesi için bir sanat eseri hazırlamaktı.
Asi ve kırılgan Ronnie ise hiçbir şeyi umursamıyordu. Babasının tüm yakınlaşma çabalarını karşılıksız bırakıp yaz bitmeden New York'a dönmenin bir yolunu arıyordu aslında. Fakat karşısına Will çıktı ve dünya yavaşça silindi gözlerinden. Artık nerede olduğu değil Will'le olup olmadığı önemliydi.
İşin komiği Will kasabanın kazanovası ve Ronnie'nin aşık olabileceği en son erkekti. Ama aşk ısrarcı kararlı ve her şeyden güçlüydü.
Ronnie yavaş yavaş kalkanlarını indiriyor kendini yüce aşkın kollarına bırakıyor aşkın acının kucağına çekiliyordu. Ronnie işin acı kısmının asla farkında değildi...