"Belki bugün güneşimin doğması için henüz çok erken" dedim. Gitarımı aldım o anda uydurduğum dizelerle bir parça çalmaya başladım:
Asla Senin gibi
Birini
Sevebileceğime İnanmadım...
"Sanırım bu melodi bu dizelere uyar. Bunu sabah senin için yazmıştım" dedim. Müzik uzun zamandır yaşamımın parçası halini almıştı. Aşkımı onunla kanıtlamak kutlamak istiyordum. Her şarkı Julia'nın kalbini benimkine bağlıyordu. Müzik aşkımızı sembolize ediyordu. Ve bugün bu gemide şu anda New York City'de bir caddenin köşesinde oturmuş bir manyak gibi şarkımı söylemeye başladım. Dizeler çılgınlıkla büyülü bir dünya arasında gidip geliyordu. Her şey korkularım bile müziğe dönüşüyordu.
Hiç bu kadar korkmamıştım
Bu aşk sadece bir rüya
Ve bi'tanem
Uyanacağım
Ve sen gitmiş olacaksın...
Sonra aklıma şu soru geldi: "Benim için uygun olmayanların bulunduğu bir yer var mı?" Gökyüzüne sordum.