Teknolojik gelişmelerin giderek hızlandığı çağımızda suç ve suçlulukla mücadele yöntemlerinin de değişmesi zorunluluk arz etmektedir. Artık günümüzde suça karşı verilen savaşta klasik tedbirler ve yönetimin yerine modern ekipman kalifiye personel ve bilimsel yönetim esasları benimsenmelidir. Bunun yanında -etkinlerin yetkin değil yetkinlerin etkin- görevlerde istihdamı nihayetinde toplumsal kalkınmayı doğurur. Bu başarıldığı ölçüde kamu vicdanının yeniden tesisi yönünde adımlar atılabilir.
Kriminalistik biliminin gelişmesi sayesinde suçlular biometrik özellikleri sayesinde yakalanmaktadırlar.
Kriminalistik biliminden önce suçla mücadele edebilmek maksadıyla çeşitli yollara başvurulmuştur.
Lombrosso nun antropometrik ölçümlere göre suçlu tasnifleri ve İbrahim Hakkı Efendi nin marifetname sinde yer alan bilgiler insanların dış görünüşlerine göre sınıflandırmıştır. Ancak Lombrosso nun dediğinin aksine uzun parmaklı insanın hırsız olduğu eliyle rahatlıkla cüzdanları çalabileceği görüşü zamanla geçerliliğini yitirmiş ve geçmişte yapılan hatalardan dersler alınmıştır. Şüphesiz ki dönemin bilim ve teknolojisine göre yapılan bu araştırmalar doğruydu ve bir kişiyi mahkum etmeye yeterdi. Ancak zaman içerisinde geçmişte hatalar yapıldığı anlaşılarak insana verilen değer artmıştır.
Devletlerin oluşumu aslında insanlık için faydalı olmuştur. Her ne kadar bazı düşünürler özellikle anarşistlerin başını çeken Thomas Hobbes devleti Leviathan yani şeytan olarak nitelendirmiş olsa da bugün dünya üzerinde devletin ne kadar da önemli ve gerekli olduğu daha iyi anlaşılmaktadır.