Ülkemizde de işçi-emekçi kadın ilerici kadın feminist kadın örgütlenmelerinin son yıllarda gelişme yolunda olduğu görülmektedir. Demokrat-Yurtsever-İlerici-devrimci-sosyalist-Marksist kadrolarımızın bilinç ve kararlılıkla yaşamın içinde ve toplumun her kesiminde yerlerini almaları anılmaya değer olgulardır.
SSCB sosyalist kuruculuk deneyiminin çözülüşü ve Sosyalist Sistem'in geçici yenilgisi sömürgelerde emperyalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı yürütülen ulusal ve sosyal kurtuluş mücadelelerini yalnızlaştırmış zayıflatmış; bu hareketlerin büyük bir bölümünün yer yer uzlaşmalarını ve yenilgilerini sağlamış; "bağımsız-bağlantısız-bloksuz" ülkelerin direncini kırmış bu ülkelerin emperyalist-kapitalizmin sistemine entegrasyonuna yol açmıştır.
Sosyalist kuruculuktaki SSCB deneyiminin Dünya Sosyalist Sistemi'nin geçici olarak çözülüş olması dünya emekçi kadın hareketinin de darbeler almasını getirmiştir.
Emperyalist-kapitalist sistem kadın-erkek tüm işçi ve emekçilere asla bir gelecek vaat etmemektedir. Kadınların her türden sömürüden kurtulması günümüzün en önemli sorunlarından biridir. Emekçi kadınların sınıfsal/sosyal/evrensel kurtuluşu günümüzde daha fazla önem taşımaktadır.
Yaşadığımız coğrafya özelinde Dünya Devrimci Pratiğine örnek oluşturacak "somut durumun somut değerlendirmesini" yapacak bu süreçten geleceği kazanmak amacıyla çok yönlü derslerle sonuçlar çıkaracak çabalara büyük bir ihtiyaç olduğu gün gibi açıktır.
Aynı zamanda temelleri Anaerklik geleneklere dayanan ve bu geleneğin organik bir uzantısı olan Ana Kadın Ata Kadın Kızılbaş Kadın Grevci Kadın ve Gerilla Kadın geleneklerimizi yeniden değerlendirmek işçi-emekçi kadınlarımızın yerel/ulusal/sosyal/sınıfsal/evrensel kurtuluşu mücadelesini yeniden üretmek durumundayız. Çünkü emperyalist-kapitalizmin insana ve insanlığa barbarca saldırdığı bir süreçte kapitalist Batı'dan eklektik bilim ve akıldışı yol ve yöntemlerle aktarılmak istenen burjuva feminist akımların işçi ve emekçi kadın hareketine verdiği zararları gidermek durumundayız. Emperyalist-kapitalist sistemin bilinçli çabalarıyla kapitalist yabancılaşmalardan en çok etkilenen kadınlardır. Yerel ulusal sınıfsal birikimlerimizi evrensel ile buluşturmak V. İ. Lenin'in Clara Zetkin'lerin emekçi kadınların sosyal / evrensel kurtuluşu yolundaki devrimci vasiyetidir. Anılan bu türden gelenek ve birikimlerini tahlil eden ve senteze kavuşturan çalışmalara büyük bir ihtiyaç vardır.
Tarihselden güncele anlamlı bir deneyim aktarımında bulunan Clara Zetkin gibi savaşçıların yüzyıl önce başını çektiği mücadelelerin ve onun bir ürünü olan bu kitapçığın ülkemizdeki ilerici devrimci yurtsever sosyalist ve Marksist harekete yararlı olacağı umudunu taşıyarak yayımlıyoruz.