Adamım Davku art arda mahkemelerden geçilerek varılmış bir noktanın romanı. Hangi sözün ne kadar doğru olduğu konusunda yazarın kendisi de kuşkulu. Ama Karadeniz'in hırçınlığını İstanbul'un sükunetine yorarken kendinden oldukça emin. Meselenin yüzeye çıkabilmek olduğunun farkında tabii. Mümkün olduğunca az kirlenip ve gerektiğinde kuyuya atlamaktan çekinmeden. Tıpkı roman kahramanı Mustafa'nın bir sanrı-düş Davku'yu o merdiven boşluğunda görmekle kalmayıp hiç çekinmeden hatta arsızca kurguladığı gibi.