Şiddeti vahşeti nasıl kavrayacağız? Nefretle karşıladığımız her olaya şiddetin kabul edilebilir bir oranı olabilirmiş gibi 'Bu kadarı da olmaz ki!' diye tepki gösteririz. Şiddet konusunu daha çok bir ahlak sorunu olarak kabul edip onun için inançlarımıza ideolojimize kültürümüze uygun ikna olabileceğimiz bir sınır saptamaya çalışırız. Bu tarz bir düşünce ahlaki yetkinlik ve olgunlukla şiddetin ortadan kaldırılabileceğini öngörür; 'kültür ve uygarlık' kavramları ise şiddetin ve barbarlığın karşı-tezi gibidir. Tüm şiddet ve vahşet biçimlerini kültürün ve uygarlığın yitirilmesi olarak algılamaya yatkınızdır. Peki bu yaklaşım doğru mudur?