Olan ile olması gereken arasındaki gerilim geleneksel anarşizmden Marksizm'e Eleştirel Kuram'dan postyapısalcılığa kadar siyaset felsefesinin ana sorunsalını oluşturur. Marksizm olan'ı açıklarken ekonomik ilişkileri merkeze koyar erk ilişkilerini de bu bağlamda yorumlar. Geleneksel anarşizm ise Marksizm'in toplumsal ve siyasal alan arasına çizdiği kesin ayrıma karşı çıkar; ama insanın doğası gereği iyi olduğu kabulüne dayanan hümanizmi nedeniyle kimi sorunları bünyesinde barındırır. Foucault Deleuze ve Lyotard postyapısalcı yaklaşımla tek bir merkezden çıkarak toplumu kontrol altına alan baskıcı erk anlayışı yerine; merkezsiz her yerde bulunan üretici bir erk anlayışını ortaya koyarak siyaset felsefesinde büyük bir dönüşümün imkanlarını sağlamışlardır.