'Ben niçinim?' Bu soruyu 'ölümün hamallığı için' diye yanıtlayacak cesaret ve çapta bir şair yüreği: 'Bütün ölümler sanki evim!' Yaşamak; ölümle yüzleşmeye kararlı bir alıştırmalar toplamıysa sürekli ağırlaşan bir yük. Esra Zeynep şiirinin sarkacı işte bu yükle yaşamda en son kalan mostralık hüzün ve hınzırlığın lirizmi arasında ömürlerdir gidip geliyor sanki: Dokunduğu her an'ı buğulu gözlerle sarakaya alarak. Ve sevecen bir kırgınlıkla yorulmaksızın gezindiği bu yaşam denen çıfıt çarşısında en zor anları eliyle koymuşçasına buluyor umursuzca yitiriyor. Kaleminin ucunda kalansa yetiyor ona. Herkesle kesişen değişken ekseninde hep o hesaplaşma: 'Ben artık niçinim!' Ve yine bu yüzden erik çiçeklerini soru işareti olarak yeryüzüne saçan zekanın medyadan öç alması! Cep şiiri kuşağının ütüsüz şairi.