gün ve ayın babası der ki;
senin geniş omuzlu pazularına çökerek
bir ben en olarak yaşıyorum
der ki; tufanda damlaydım nurh'un içinde
katil ehramlar yapılırdı mısır'ın ölüsünden
firavun'un kıyamet çetelesi tutulmuyordu
savaşlar başlıyordu barışların peşinden
adı bilinmeyen nebi'nin liyakati adına
yürek titremeleri boşanırdı dünyadan
dünya nefes kanallarına ölüm kaçmış gibi
elleri tırnarlar ruhu tarazlanır gibi
yorulmuş bir can