Bu kitabın hazırlanmasının nedenlerinden biri kurtuluş ve gerilla hareketleri üzerine doksanlı yılların başından itibaren burjuva-demokratik kamuoyundan tutun solun belli kesimlerine kadar yürütülen tartışmaların beni son derece rahatsız etmesi. Çünkü ciddi bir tartışmadan daha çok adeta iman savaşı veriliyordu. Yaşanan gerçekliği dikkate alan argümanlar ve tezler öne sürmek bunları kabul ya da reddetmek yerine dogmalarla boğuşuluyordu. Tartışmanın sonu silahlı mücadeleleden yana ya da ona karşı alınan tutuma göre başlamadan biliniyordu. Bu yaklaşımın ne marksist ya da diyalektik yöntemle ne de ampirik ya da olgucu analizle bir ilgisi vardır. Görüşmeler uluslararası bir perspektife yeni bir yön çizmek ve yeniden yapılandırmak için katkı olabilir; bu vesileyle kendi kendimize ucuz yollu ağlaşmalardan ve canlı tatlı metropoliten yılgınlığımızdan da kurtulabiliriz belki.