Finkelstein bu kitabında ortaya çıkışından başlayarak müzik anlamını ve gelişmesini ele alıyor; müziğin Avrupa ve Amerika'daki beş yüzyıllık gelişimini toplumcu-gerçekçi bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Kitap müziğin kökenlerini çeşitli toplumlarda ve çağlarda ortaya çıkan süreklilik ve kopuşları büyük yapıtlar ışığında incelerken konuya tarihsel olarak yaklaşıyor. Yazar müziğin yaratıldığı toplumsal ortamdan koparılarak ele alınamayacağını somut örneklerle tartışıyor. Finkelstein'a göre müzik toplumsal gelişmenin en önemli parçası ve çağının toplumsal-düşünsel rengini en iyi yansıtan anlatım araçlarından biridir.