Arnavutköy'ün tepeleri dağları yeşillikleri "vahşi batı" beni çağırıyordu âdeta. Evin sokağa değil de arkaya bakan tarafı boş bir araziydi. Bu boş arazi önce taşlık ve otluk bir alan olarak uzanır daha sonra boyumuzu aşan kocaman yaban dikenleriyle kaplanırdı. Arazinin görece sağ tarafı (ki daha sonraları burası düzlendi ve Dayı'nın yazlık sineması oldu) yoğun bir ağaç kitlesiyle son bulurdu. Bu ağaç kitlesinden daha da sağa doğru gidilirse Çamlıbahçe'nin arka tarafına ulaşılırdı.