Aşka sevgiye olan inancını asla kaybetmeyen Ayşegül Dinçkök'ün kaleminden korkuya meydan okuyan mutluluğun peşinde öyküler...
"Ve arkasındaki ışık selini görüyor. Önce pembe sonra inci rengi aydınlanıyor gökyüzü ve 'göl' bu ışıkla bambaşka bir güzelliğe bürünüyor.
Derken o göl bu aynı göl evinde her gün karşısında duran denize dönüşüyor.
Nasıl olduğunu bilemiyor ama karşısındaki yüksek dağlar evindeki odasından gördüğü tepeler ebruli göl de onun denizi sanki. Doktoruna 'Ben istersem göl istersem deniz çizebiliyorum gözkapaklarımın içine' diye heyecanla anlatmaya başlıyor.
(...)
O zaman görüyor içindeki küçük kızın gülen yüzünü gözkapaklarının içinde.
Omzuna oturmuş mutlu mutlu uzun sarı örgülerini sallıyor. Bir daha asla
ondan ayrılmayacağından emin elini omzuna bastırıp 'Korkma. Her şey yolunda
gidecek bundan sonra bak birlikteyiz' diyor!"