İttihat ve Terakki hükümetinin ünlü Maliye Bakanı Cavit Bey bütçe açığını kapatmak için Taksim Meydanı'nı satılığa çıkarır.
Bunu duyan Eşref
"Hah" der "böylece dört işlemi tastamam öğrenmiş olacağız."
Yanındakiler kaşlarını kaldırıp anlamaz anlamaz bakınca o hemen açıklar:
"Döneminde kaybettiği topraklarla Abdülhamid bize harita üzerinde ÇIKARTMAYI öğretti... İsyanları bastıracağız diye asker üstüne asker toplayan Meşrutiyetçiler bize TOPLAMAYI öğretti... Divan-ı Harp çarpıcı kararlarıyla bize ÇARPMAYI öğretti... Şimdi maliye bakanı da Taksim'i satılığa çıkararak bize BÖLMEYİ öğretecek... Böylece dört işlem tamam olacak!"
Eşrefe Göre Eşref
Şair Eşref İstanbul'da yaşadığı günlerde arkadaşları Yunus Nadi Neyzen Tevfik ve Hüseyin Rıfat ile Sirkeci Garı'nda toplanarak sohbet etmektedir.
Bu sohbetlerin birinde arkadaşları ona
"Biraz sakin ol her şeyi de hicvetme" deyince Eşref
"Size kendimi tanıtayım" dedikten sonra hiciv tutkusunu anlatan şu dörtlüğü okudu:
"Ölsem de seçmem yalanı
Doğru söyler gezer bir şairim;
Bir güzel mazmun bulunca Eşrefa
Kendimi hicveylemezsem kâfirim!"*
• Mazmun: Anlam nükte
Yeniden Başlayacağız
Abdülhamid'in bir oğlu olduğunu duyan Şair Eşref:
"Adını ne koymuşlar?" diye sorar.
"Ertuğrul" cevabını alınca:
"Eyvah" der "biz yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik sanıyorduk; demek ki yeniden başlayacağız!"
• Bilindiği gibi Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi Ertuğrul Bey'in oğluydu.
Kim Büyük
Eşref'in ağzından sık sık Namık Kemal'in dizelerini duyan Oğlu Mustafa Şatim bir gün babasına
"Sen mi büyüksün yoksa Namık Kemal mi?" diye sordu.
Namık Kemal'i çok seven Eşref bir an düşündükten sonra şu karşılığı verdi:
"Onun söylediğini ben söyleyemem benim söylediğimi de o!"