'Vedalaşmalar' bize şairin bir öğüt beklediği büyük ve uzak yağmurları hatırlatmaktadır: bu umutsuzluk ve karanlık içinde nasıl fener yapabiliriz kemiklerimizden? Geçmiş zamanlara halkının derin ve çok eskilere uzanan köklerine dalıp giden şair güneşi sırma ile taş üzerine nakşeden bilge kadınların varlığını fark etmekte bu şiir serüveninin sonunda şöyle seslenmektedir: Tıkabasa hiçlik dolu bir kadeh kalkarmış havaya erkek ve dişinin ruhları coştuğunda.
Aşka Veda!
Veda öteki kalbin ışığında!
Adnan Özer'in şiirindeki otantiklik şiire kazandırdığı olağanüstü peyzajlarda; halkının kültürel değerlerinden kaynaklanan az rastlanır simgelerde; Türk halkının tarihi ve etnik haritasının imlerinde ön palan çıkmaktadır. Bu kendi değerlerini bencilce öne çıkaran değil otantik şiir yaratıcılığı ve şiir üslubunun simge ve imlerinin kozmopolit gerçek şiirsel haritasıdır. Adnan Özer'in şiiri kendini geleneksel lirik konulardan arındırmış otantik bir şiir yaratıcılığının ürünüdür.