Geç modernleşme projesini hayata geçirip ulus-devlet yaratmaya yönelik girişimlere öncülük eden Kemalist kadronun geleneksel toplum yapısını yüzlerce yıl korumuş ve kendi yerel otoritelerini yaratmış olan Doğu toplumunun kalıtımsal öğeleriyle çatışma içerisine girmesi kaçınılmazdı. Doğu bölgelerinin yüzlerce yıl taşıdıkları güvenlikten yoksun şiddete yatkın bölge imajıyla CHP yönetiminin yurt genelinde tüm konularda ortak standartları yakalama gayreti karşı karşıya geldi. Bu durum Parti'nin hem siyasal örgütlenme biçimini hem de bölge idaresiyle ilgili yeni yönelişlerini belirleyecek gelişmelere neden oldu. Cumhuriyet dönemi orta yaşlı kuşağının aynı zamanda Osmanlı son döneminin genç kuşağı olması sebebiyle dönemin deneyimleri/dersleri bu genç kuşağın dünya görüşüne ve kararlarına etki etti . Bundan dolayı Kemalist kadronun bilinçaltına dayalı siyaset psikolojisi tek parti döneminin genel karakterini de belirlemiş oldu. Araştırmada Meşrutiyet ve Milli Mücadele dönemlerinde oluşan bu deneyimlerin/derslerin CHP yöneticilerinin girişimlerini nasıl etkilediği açıklanırken dönüşümsel olarak Parti'nin örgütsel tabanını nasıl hazırladığı da ortaya kondu. Parti'nin örgütlenme konusundaki genelde yurt çapında özelde ise Doğu bölgelerinde geçirmiş olduğu değişimler soyut ve kavramsal yaklaşım yerine analize dönük bir yöntemle dönemin koşulları göz ardı edilmeden ve tarihsel bir fon içerisinde Parti-Örgüt-Doğu denkleminde ele alındı. Araştırma özellikle de 1925 Şark İsyanı'nın hemen akabinde CHP'nin Doğu örgütlerini kapattığı ve bu örgütleri 1946 sonrasında yeniden açtığı yönündeki genelleyici ifadelerin yanlışlığını açıklaması Parti'nin bölgede dayandığı toplumsal katmanların özelliklerini belirtmesi ayrıca Parti ile Umûmî Müfettişlik arasındaki ilişkiyi ortaya koyması açısından Türkiye Cumhuriyeti Tarihi araştırmalarına katkıda bulunma amacı taşımaktadır.