Kurtuluşa Erip Cennete Kavuşmak İstiyorsak Selef-i Sâlihîn'in Yoluna Tâbi Olmalıyız
İslam ümmetinin yaşamakta olduğu bölünme ve gruplaşmalar çağdaş fırkalar ve fiilen mevcut cemaatler şeklinde kendini gösteren ihtilaflar bu kitabın kaleme alınmasında önemli rol oynamıştır. Bu fırka ve cemaatlerin her biri kendi akidesine ve kendi yoluna davet etmekte ve kendi cemaatini ön plana çıkararak diğerlerinden üstün tutmaktadır. Öyle ki Müslümanlar için durum karmaşık bir hal almış kimin peşinden gidecekleri ve kime uyacakları konusunda şaşırmışlardır. Ancak-Allah'a hamd olsun ki- bu merhametli ümmet içinde hidâyete ve hakka sımsıkı sarılan bir topluluk kıyamete kadar var olmaya devam edecektir. Nitekim Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bunu şu şekilde haber vermektedir: "Benim ümmetimden bir topluluk hak üzere muzaffer olmaya devam edecektir. Onları terk edenlerin muhalefeti onlara zarar vermeyecektir. Allah'ın emri gelinceye kadar onlar bu hâl üzere devam edeceklerdir." (Müslim)
Bu yüzden gerçek İslâm'a bağlı kalan bu mübarek topluluğu tanımak/bilmek her sadık Müslümanın üzerine vaciptir. Bu topluluk fırka-i nâciye (kurtuluşa eren fırka) ve tâife-i mansuradır (Allah'ın yardımına mazhar olan topluluktur). İşte bu kitap bu topluluğun akidesini özet ve kolay anlaştlır bir şekilde açıklayan bilgilerden oluşmaktadır.