Görmedim duymadım bilmiyorum diyerek oynanan bir oyun bu.
Töreye şiddete kadınlara uygulanan her türlü kötü muamele ve ayrımcılığa karşı sessiz kalmamayı güzel bir öykü diliyle sunuyor. On yedi öykü okunmak için bekliyor...
"Niye kimse görmüyor? Niye kimse duymuyor?"
"Herkes sessizlik oyunu mu oynuyor?"
Nüfus kâğıdı pembe olan karakterlerin hiç de pembe olmayan hayatlarını görmeye çağırıyor öykülerinde yazar. Temiz Türkçe sürükleyici bir anlatım ve merak uyandırmak. Bunlar Mine Utkusavaş'ın öykücülüğünde öne çıkan nitelikler. Kapalı perdelerin arkasında kanatları olmayan susturulmuş kadınlar etkileyici derinlikte klasik öykü tadında metinlerle sunulmuş.
Sessizlik Oyunu'nda morluklarını makyajla kapatmak zorunda kalan hüzünlü ama dirençli kadınlarla tanışıyoruz. Aile kararıyla evlendirilenler aile meclisi emriyle öldürülenler kendi gerçekliklerini yansıtıyor ve biz o gerçekliğin içinde sahip çıkmak istiyoruz onlara. Mine Utkusavaş hava kararmadan koşturan ev kokulu kadınları şaşırtıcı bir gözlem gücü ve vurgulayıcı sonlarıyla aktarıyor. Daha pek çok kadınlık halleri diğer öykülerinde okurlarını bekliyor. Yaralarını yamalayan kadınların öykülerini yüreklerinizde hissederek okuyacaksınız.