Öğretmen eğitimi her zaman tartışılan konulardan birisi olmuştur. Özellikle 1982 yılında öğretmen yetiştiren kurumların üniversitelere devredilmesinden sonra tartışmalar daha da artmıştır. Bu tartışmaların sistemden ziyade ders içerik ve uygulamalar konusunda yapıldığı gözlemlenmektedir. Ancak öğretmen yetiştirmede yaşanan sorunlarda mevcut kurumsal yapının rolü çok dikkate alınmamıştır. Eğitim fakültelerinin üniversite içerisindeki konumları problemli olup genelde statüsü düşük fakülteler içerisinde yer almaktadır.
Bu statü düşüklüğü pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Öğretmen yetiştirmede yapılan yenilik ve düzenlemeler eğitim fakültelerinin bu konumları dikkate alınmadan yapılmakta bu nedenle de uygulamada başarısızlıklar yaşanmaktadır. Bu kitapta öğretmen yetiştirme sorunu yapısal temelde ele alınmaktadır. Bu bağlamda ilk olarak eğitim bilimleri ve öğretmen eğitiminin tarihsel gelişimi ortaya konulmuş daha sonra eğitim fakültelerinin üniversite içerisindeki konumu yaşadığı sorunlar ve fen-edebiyat fakülteleriyle olan ilişkileri açıklanmıştır. Ayrıca öğretmen eğitimine ilişkin yönelimlere de yer verilmiştir. Tüm bu açıklamaların ışığında ülkemiz için bir öğretmen yetiştirme modeli önerilmiştir.